Berat Bey, öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Kaç yıldır sektör içindesiniz?
Mesleğe küçük yaşlarda yeme içme sektörünün private işletmelerinde başladım.En alt basamaktan başladıktan sonra, operasyonun her alanında görev aldım. İlgimin yeme içme kısmına ağır bastığını fark ettikten sonra, etnik mutfağın en güçlü sergilendiği Antep, Urfa ve Mardinde vb şehirlerde gözlem yaptım ve aldığım eğitimleri tecrübemle harmanlayıp bunu yeni bir kimlikle İstanbul’a sunmak istedim.
Son dönem çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz?
Şu anda Danış Restauran’ın işletmeci şefi olarak ilerlemekteyim. Etnik Mezopotamya mutfağı üzerine çalışmalar yürütüyorum. Geçmiş lezzetleri günümüz lezzetleriyle harmanlayarak misafirlerin beğenisine sunuyorum.
İyi yemeği nasıl tanımlarsınız?
Bana göre iyi yemeğin tanımı tamamen mutluluktur. Eski çağlardan günümüze yemek, insanın yaşam kaynağı olmuştur. Günümüzde ise yemeğin tanımı eğlence ile birleşti. Misafirlerimizin yediği yemekten zevk alması ve bulunduğu yerde eğlenebilmesi benim için iyi yemeğin tanımıdır.
İyi bir şef olmak için gerekli detaylar sizce nelerdir?
İyi bir şef olmak sadece iyi yemek yapabilmek değildir. Misafiri doğru analiz etmek, farklı tatları bir yerde buluşturabilmek ve tüm bunları güler yüzle sunabilmek, iyi bir şef olmanın ince detaylarıdır diyebilirim.
Sektörün gelişimini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Yeme içme sektörü, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızlı değişen ve dönüşen bir sektör. Özellikle pandemiden sonra en yaygın alışkanlık yerli ürün kullanımı oldu. İnsanlar artık işlem görmüş ve gösterişli gıdalar yerine, türk kültürüne özgü yerel gıdaları tercih ediyor. Bana göre önümüzdeki dönemde bu alışkanlık giderek devam edecek ve şefler de bu yönde çalışmalarına yön verecek.